Enerji arenasında yeni bir güç dengesi mi kuruluyor? Suudi Arabistan ve Çin ortaklığı ABD'nin küresel liderliğini nasıl tehdit ediyor?

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın 13 Mayıs’ta başlayacak olan kritik Orta Doğu ziyareti öncesinde, Çin’in devlete ait enerji şirketi Sinopec ile Suudi Arabistan’ın milli petrol şirketi Saudi Aramco arasında enerji alanında yeni ve kapsamlı anlaşmalar imzalandığı duyuruldu.

Ekoturk.com'dan alınan habere göre; Bu iki önemli ülkenin enerji sektöründe giderek artan ve derinleşen işbirliği, yalnızca küresel ekonomi üzerinde değil, aynı zamanda dünya genelindeki jeopolitik dengeler üzerinde de belirleyici ve dönüştürücü bir unsur haline gelme potansiyeli taşıyor.

Çin'in Suudi Arabistan'daki Stratejik Yatırımları Neden Bu Kadar Hızla Büyüyor? Bu Durum Ne Anlama Geliyor?

Asya'nın yükselen gücü Çin, Suudi Arabistan’daki özellikle petrokimya ve rafinaj sektörlerine yönelik olarak yaptığı milyarlarca dolarlık devasa yatırımlarıyla Orta Doğu coğrafyasındaki ekonomik ve siyasi etkisini hızla ve gözle görülür bir şekilde artırıyor.

Son olarak, iki ülke arasında Fujian Sinopec Aramco ortak girişimi duyuruldu ve bu gelişme, Pekin'in bölgedeki uzun vadeli stratejik hedeflerini yansıtıyor.

Bu önemli gelişmeler, aynı zamanda Suudi Arabistan’ın özellikle Asya pazarındaki mevcut varlığını daha da güçlendirme ve çeşitlendirme stratejisinin önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Çin-Suudi Yakınlaşması ABD'nin Küresel Liderliğini Nasıl Zayıflatabilir? Doların Egemenliği Tehlikede mi?

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan enerji uzmanı Palash Jain, Amerika Birleşik Devletleri’nin bölgedeki geleneksel etkinliğinin ve nüfuzunun azalmasının, Washington'un küresel liderlik konumunu ciddi anlamda riske atabileceği yönünde önemli bir uyarıda bulundu.

Jain’e göre, Çin ile Suudi Arabistan arasındaki bu stratejik yakınlaşma, özellikle uluslararası petrol ticaretinde Çin para birimi olan yuanın kullanımını artırarak Amerikan dolarının küresel rezerv para olma egemenliğine ciddi bir darbe vurabilir ve yeni bir finansal düzenin habercisi olabilir.

Suudi Arabistan Neden Bir Denge Politikası İzliyor? ABD ile İttifakı Devam Edecek mi?

Energy Aspects adlı düşünce kuruluşunun uzmanlarından Richard Bronze ise Suudi Arabistan’ın bir yandan Çin ile ekonomik ve enerji alanındaki ilişkilerini hızla yakınlaştırırken, diğer yandan da Amerika Birleşik Devletleri ile olan geleneksel ve köklü ittifakını korumaya büyük bir özen gösterdiğini belirtiyor. Çin, Suudi Arabistan’ın ürettiği petrolün en büyük müşterisi konumunda olmasına rağmen, Riyad yönetiminin ABD’nin sunduğu güvenlik garantilerine olan bağlılığının ve stratejik ortaklığının devam ettiği gözlemleniyor.

Bu durum, Suudi Arabistan'ın hassas bir denge politikası yürüttüğünü gösteriyor.

Suudi Arabistan'ın Sivil Nükleer Programı Neden Gündemde? ABD ile Enerji Anlaşması Bekleniyor mu?

Enerji piyasaları konusunda uzman bir diğer isim olan Kate Dourian, Suudi Arabistan’ın Amerika Birleşik Devletleri ile yürüttüğü kritik görüşmelerde, ülkenin geliştirmeyi planladığı sivil nükleer enerji programının da önemli bir gündem maddesi olduğunu özellikle vurguladı.

Riyad yönetiminin, kendi topraklarında uranyum zenginleştirme konusunda sergilediği ısrarcı tutum, bu alandaki potansiyel anlaşmaları bir miktar geciktirse de, ABD ile Suudi Arabistan arasında yıl içerisinde enerji alanında geniş kapsamlı ve stratejik bir anlaşmanın imzalanması bekleniyor.

Bu anlaşmanın, bölgesel enerji dinamiklerini yeniden şekillendirebileceği ifade ediliyor. Kaynak: ekoturk.com